6 Mart 2012 Salı

kör-ebe

               -yine, yeniden hiç kimseye-

bir garip rüyaya yatıyorum, hayat:
-ya da- bir karmaşa
serkeş ruhum yollara tutkun,
her an kaybolabilirim...

bir şarkı söyle bana:
içine gülen yüzünü de koy.
gözyaşlarım damlarken gözümden;
yüzümü silen bir el de sen ol...

ölebilirim: bir nefes ol;
son yolculuğun adımlarını solurken,
gözlerini gözlerimden ayırma,
son bir kez bakabilirim...

varlığının değil; bugün
yokluğunun otuzüçüncü yıldönümü.
hayatın bütün şerefsizliğine rağmen,
bir mey de senin için olsun: şerefe!...

farzediyorum ki; bir oyun oynadık
çocukluktan kalma körebe; oysa ki,
ben hep ebe'si oldum hayatın;
sense kör'ü...

bir garip rüyaya yatıyorum, hadi
bir şarkı söyle bana.
ölebilirim; bir nefes ol.
çanlar, yokluğuna çan'larken,
farzedelim, bir oyun oynadık;
kör-ebe...


 
 
14mayıs05-ankara
mustafa nazif

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder